Soğuk algınlığı, virüsler sebebiyle ortaya çıkan üst solunum yolu hastalıklarındandır. Soğuk algınlığı hafif seyirli bir hastalıktır. Yetişkin ve çocuklarda sıkça karşılaşılan bir rahatsızlıktır. Yaygın bir infeksiyon olan soğuk algınlığını hemen hemen herkes yılda bir defa da olsun geçirir. İsmi soğuk algınlığı olsa da soğuk havaların direkt olarak hastalık üzerinde etkisi yoktur. Okulların açılması ve beraberinde sonbaharın gelmesiyle yaygın şekilde görülebilir. Soğuk algınlığı için antibiyotik tedavisi faydalı olmaz. Eğer hastalığa yol açan bakteriler kulaklarda, sinüslerde etkili olursa doktor reçetesiyle antibiyotik kullanılabilir.
Soğuk algınlığı belirtileri ve komplikasyonları nelerdir?
- Hapşırık
- Öksürük
- Hafif ateş
- Boğaz ağrısı
- Boğaz kuruluğu
- Boğaz yanması
- Ses boğukluğu
- Göz kızarıklığı
- Baş ağrısı
- Halsizlik
- Kas ağrısı
- Burun tıkanıklığı
- Titreme
Eğer soğuk algınlığı şiddetli seyrediyorsa farklı komplikasyonların ortaya çıkmasına sebep olabilir. Akut bronşit, zatürre, sinüzit gibi hastalıkların ortaya çıkmasına ve bu hastalıkların şiddetlenmesine ve hatta menenjite sebep olabilir. Soğuk algınlığı sebebiyle yaşanan diğer komplikasyonlar ise;
- Krup
- Orta kulak iltihabı
- Bronşiolit
- Streptokok boğaz ağrısı
- KOAH
- Astım atakları olarak sıralanabilir.
Soğuk algınlığı riskini arttıran etkenler nelerdir?
Soğuk algınlığı sonbahar aylarının gelmesiyle yaygınlaşarak görülür. Kötü havalarda fazla zaman geçirmek, toplu yaşam merkezlerinde uzun süre kalmak, stres, burunda koruyucu mukozanın soğuması ve virüslerin yaygınlaşması soğuk algınlığı riskini arttıran etkenler arasında yer alır. Bunların haricinde uzun mesafeli uçak yolculukları, klimalara maruz kalmak da risk yaratan faktörler arasında yer alır.
Soğuk algınlığı nasıl geçer?
Zencefil: Birçok sağlık sorunu için şifa dağıtan zencefil soğuk algınlığı belirtilerini de azaltıcı etkiye sahiptir. Soğuk algınlığı nedeniyle yaşanan öksürük, mide problemleri, boğaz ağrısı ve burun tıkanıklığı zencefil yardımıyla hafifletilebilir. Zencefil soyulduktan sonra dilimlenerek çay şeklinde hazırlanır ve süzülerek günde iki defa içilir.
Ekinezya: Soğuk algınlığıyla gerçekten mücadele eden bir bitkidir. Sayılamayacak kadar fazla yararı bulunan ekinezya soğuk algınlığı belirtileri başlayınca ya da hastalığın ilk dönemlerinde kullanılmalıdır. Ekinezyanın bağışıklık sistemini de kuvvetlendirici etkisi sayesinde kısa sürede iyileşme sağlayabilir.
Sarımsak: Yine her derde deva olarak bilinen sarımsak, soğuk algınlığı içinde yaygın şekilde kullanılmaktadır. Bağışıklık sistemini kuvvetlendirici etkisi virüslerin bloke olmasını sağlar. Çiğ olarak, çay şeklinde, kapsül olarak tüketilebilir. Sarımsak çiğnenerek tüketildiğinde daha fazla etkili olur. Bala batırılarak tüketildiğinde etkisi kat kat artar.
Nane: Soğuk algınlığı sebebiyle yaşanan burun tıkanıklığı için kullanılabilir. Balgam söktürücü ve nefes arttırıcı etkisi bulunmaktadır. Kuru öksürüğe karşı oldukça etkilidir.
Meyan kökü: Soğuk algınlığı için meyan köküne de başvurulabilir. Boğaz ağrısını iyileştirici özelliği bulunmaktadır. Su kaybını da önleyici etkisi olan meyan kökü günde bir iki defa tüketildiğinde soğuk algınlığının iyileşme sürecini kısaltır.
Adaçayı: Bağışıklık sistemini kuvvetlendirici etkisi olan adaçayı, bakteri ve virüslere karşı oldukça faydalıdır. Göğüs yumuşatıcı etkisi bulunur. Soğuk algınlığı belirtilerini hafifletmek için yararlanılabilir.
Kekik: Mikrop kırıcı balgam söktürücü özelliği olan kekik, soğuk algınlığı belirtilerinin hafiflemesine yardımcı olur. Kekik çay şeklinde hazırlanıp bal ve limonla tatlandırılarak içilebilir.
